AĞAÇ TEDAVİ VE BAKIMI

Ağaçlar doğal ömürleri uzun bitkilerdir. Ağaçların ömürleri türlere göre değişmektedir. Ülkemizde; meyve ağaçları ortalama verim açısından ömrü 30-40 yıl, kavak ve söğüt ağaçları 50-80 yıl ömürlüdür. Meşe, Çınar, Çam, Sedir, Ihlamur vb. ağaçlar uzun ömürlü olup 400-500 hatta 1000 yaşına kadar yaşamlarını sürdürmektedir. Ağaçlar doğal ömürleri boyunca birçok olayların, tarih ve medeniyetlerin canlı tanıklarıdır. Ağaçların yaşlarını insan ömrüyle karşılaştırmak imkânsızdır. Dünya genelinde ise 2-3 bin hatta 5 bin yaşında ağaçlara rastlamak mümkündür.

Bu tür ağaçları DOĞAL ANIT veya ANIT AĞAÇ olarak isimlendiririz.

Kültürel, mistik ve folklorik özelliklerinden dolayı anıt ağaçların varlığı insanlar için büyük önem taşımaktadır. Anıt ağaçlar; geçmişten günümüze, günümüzden geleceğe kültürel köprü vazifesi görmektedir.

Ağaçlar yaşamları sırasında fırtına, kar, hatalı budamalar, araç ve insan zararları nedeniyle yaralanırlar. Yaralar zamanla tedavi edilmezse çürümelere neden olur. Çürüme ve mantarlar ağaçların ömürlerinin kısalmasına neden olur.

Ağaç yaralarının tedavisi, kovuk ve çürüklerin tedavisi ve kırılma riski taşıyan ağaçla gövdelerinin bağlanması işlemleri AĞAÇ RESTORASYONU (Tedavi ve Bakım) kapsamında yapılmaktadır.

Ağaç Restorasyonu ya da Tedavi ve Bakımını kısaca tarif etmek istersek;


1.Aşama; Ağaç Yaralarının Tedavisi

Ağaç yaralarının iyileşmesini olumsuz etkileyen faktörler vardır. Bunlar böcek ve mantar hastalıkları, don çatlakları, elverişsiz hava koşulları olarak sıralayabiliriz. Yaraları kapanmayan ağaçlar hastalanır, kurur veya şekil bozukluğuna uğrarlar.

Ağaçların, hemen hemen her mevsim yaralarının tedavisi yapılabilmektedir.

Ağaç yaraları öncelikli olarak temizlenir, düzeltilir ve koruyucu macun sürülür.
2.Aşama; Ağaç Kovuklarının Tabi Olacağı İşlemler

Ağaçların gövde ve dallarında çeşitli büyüklüklerde çürük ve kavuklar görülür. Bunlar kendi hallerine bırakılırsa zamanla ağaçların kurumasına, rüzgar ve fırtınada kırılmasına neden olurlar. Devrilen veya kırılan ağaçlar çoğu zaman insan yaralanmalarına hatta ölümlerine neden olabilmektedir.

Ağaç kovukları kuru ve hastalıklı dalların temizlenmesi

Ağacın gövde çevresindeki betonların kırılması

Temizlenen ağacın kök çevresine besin takviyesi uygulaması

Ağaç kovuklarının öncelikle hastalığın arız olduğu hastalıklı kısımlarının temizlenmesiyle başlanır. Sağlam odun kısmına kadar çeşitli alet ve ekipmanlarla temizlemeye devam edilir. Yara yüzeyi steril malzemelerle temizlenir. Kovuk ve yara toprak altına uzanıyorsa hastalık temizleninceye kadar kök kısmına inilmelidir.

Kovuklar temizlendikten sonra yaraların ve kavukların kapatılması. Kovuklara verilecek son şekil çok önemlidir. Öncelikle yağış sularının ağacın içine girecek tarzda olmamalıdır.

Hava ile temas kesilmesi için kovuk yüzeyi koruyucu macun ile kapatılmalıdır. Derin kovuklar temizlendikten sonra paslanmaz krom telle kapatılarak, krom tel paslanmaz çivilerle ağaca monte edilmelidir. Krom tellerin üstü özel bir karışım ve ağacın rengine uygun pasta ile kapatılmalıdır. Kapatılan kovuklar böcek ve mantarlara karşı iki yılda bir kez ilaçlanmalıdır. Destek dokusu zayıflamış ağaçların yara dokusu üstünden ve altından uygun şekilde kuşaklanmalıdır.
3.Aşama; Ağaçların Bağlanması, Kuşaklanması ve Desteklenmesi
Ağaçlar, bazen çok sayıda dallardan oluşan bir gövde yapısına sahip olabilmektedir. Özellikle V şekilli dallanmalarda ağaç büyüyüp geliştikçe yarılma ve kırılma riski artmaktadır.

Ağaçların tarihi değerleri bakımından muhafaza edilmeleri gerektiğinde bağlama, kuşaklama ve destekleme tedbirlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Ağaçlarda türlere göre destek ihtiyacı farklılık göstermektedir.

Mekanik direnci azalmış olan ağaçlarda alınması gereken önlemleri destekleme ve bağlamalardır.

Orman Mühendisi İbrahim Dedeoğlu Makalesinden alıntıdır….